Yaşam ve Zaman

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“Geçip giden zamanları

Bir yerlerde bulsam

Sonra üzülsem

Üzüldüğüme üzülsem.” diyor şarkının sözleri.

Güneş takvimine göre yaşanmış bir yılı geride bıraktığımız, yeni bir yıla başlayacağımız bugünlerde yaşamı ve zamanı nasıl değerlendirdiğimize bir bakalım. Geçmişle olan hesaplaşmalarımız, geçmişe olan özlemlerimizle mi meşgul zihnimiz?  Yaşadığımız bugünü dünle ve yarınla, beklentilerle, hayal kırıklıklarıyla, hesapla mı geçiriyoruz?  Gelecekte olacak olanları planlayarak ve tüm iyilikleri, güzellikleri hayal ederek mi geçiriyoruz zamanımızı? Yoksa “an”da kalmayı tercih edip yaşamın bize en büyük armağanı olan  süreci fark edip halimize şükrediyor muyuz?

Yaşadıklarımızın ve çevremizdekilerin bizim yüklediğimiz anlam kadar var olduğunun bilincinde olmak ne kadar huzur vericidir.

Bize bahşedilen şu kısacık ömür, kavga ve gürültüyle geçirilecek kadar zamana sahip değildir.  Gelip geçici olan bu dünyadaki yaşamımızda sevgi ve güzellikleri yaşamak varken bu kavga, gürültü ve hesaplaşma niye?

Yaşamı ve yaşamda yapacaklarımızı düşünürken bir kelebek gibi olabilmek ne güzel!  Kısacık ömründe bir kelebeğin ne ayları ne de günleri vardır. Onun için zamanın sadece küçük bir “an”dan ibaret olduğunu hiç unutmamak gerekir. Kelebeğinki kadar olmasa da bizim şu dünyada kalma süremiz göz açıp kapama süresi kadar kısadır. Elbette ki zaman göreceli bir kavramdır, bizim algılarımızla sınırlıdır.  Keyifli anlarımızın çabuk geçtiğini, sıkıntılı zamanlarımızın ne kadar da uzun sürdüğünü söyleriz.

Yaşam bize her şeyi sunar. Acıyı, tatlıyı, neşeyi, kederi… Bizler bu anların içinden geçerken kolayı seçerek umuda, huzura doğru mu yöneliriz yoksa karamsarlıklarımızla, umutsuzluklarımızla zoru mu seçeriz?

Seçimlerimizde kaderin bize yazdığı yazgıyı  yaşıyoruz belki de. Çünkü her birimizin olaylara bakışı, olan bitenleri yaşayışı, anlayışı ve ifade edişi farklıdır. Bu farklılıklar yaradılışın zenginliğidir. Bu zenginliği fark edebilmek, eleştirip kızmak yerine anlayabilmek daha kolay ve huzurlu yaşamları sunar bize.

Huzur insana mutluluk sunar. Mutluluk her anımızda sevdiklerimizin yanımızda olduğunu bilmektir bir bakıma. Kendi kendimize mutlu olduğumuz zaman da başkalarından olan beklentilerimiz azalır. Beklenti yerini hizmet ve desteğe bırakır. Her ne yaşarsak yaşayalım hizmette, sevgide, huzurda kalabilmenin mutluluğuna ulaşabilmek önemli. Sanırım bu dünyaya gelişimizin amacı da bu.

“Yurtta sulh, cihanda sulh.” diyen Ata’mızın bu güzel vasiyeti ile yeni yılda başta bedenimiz, ülkemiz ve dünyamızın barış içinde birlik bilincine ulaşması dileğiyle sevgiyle kalın.