DOLAR

38,0171$% -0.42

EURO

43,6049% -0.6

STERLİN

50,9943£% 0

GRAM ALTIN

4.063,70%-0,85

ÇEYREK ALTIN

6.710,00%-0,35

BİTCOİN

3232382฿%0.44886

Konya AÇIK 22°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • AHB Medya
  • Yazarlar
  • Türk kadını çok kolay elde ettiği hakkının değerini bilemedi^

Türk kadını çok kolay elde ettiği hakkının değerini bilemedi^

Kadın haklarını dünyada ilk kez bu kadar kolaylıkla elde eden bir başka ulus yoktur.

Medeni olmakla övünen uluslar bile Türk Kadın’ından çok sonra bu hakları kadınlarına tanıdılar.

Atatürk’ün Türk Kadınına en büyük hediyesi 4 Ekim 1926 tarihinde Türk Medeni Kanunu’nun yasallaşmasıyla hukuk alanında yapmış olduğu devrimdir.

Aile hukukunun temeli olan’’ MEDENİ KANUNU’NUN’’  kabulü ile kadın erkek arasındaki eşitlik ilkesi getirilerek, çok eşlilik kaldırılmıştır. Resmi nikâh ile evlenme işi koruma altına alınmış, böylece kadını mal olarak kabul eden köhne zihniyet tarihe karışmıştır.

Ne acıdır ki hala bunun ne demek olduğunu, ne kadar değerli olduğunu bilmeyen, kabul etmeyen  anneler, babalar , kızlarımız  ve   kadınlarımız hala dini nikah kıydırarak, bu haklarını kendi elleriyle, evlatlarına kötü bir gelecek hazırlayarak,  bir önceki eşin üzerine  de kuma olarak giderek,  hemcinsini de kendini de küçük düşürerek ve dünyada hiçbir kadının kolayca elde edemediği bir  hakkı, elleriyle karşı cinse vererek,  yaptığı hatanın bedelini ödediğinin  ve ödeteceğinin  de farkında bile değil!

KOLAY ELDE EDİLENİN DEĞERİ BİLİNMİYOR!

İtalyan kadınları ancak 1948 yılında seçimlere girebildiler.

Japon kadınları 1950 yılında seçim haklarını alabildiler.

Medeni Kanunlarını aldığımız İsviçre’de ise kadınlar haklarını 1971 yılına kadar alamamışlardır.

Çağdaşlaşmada örnek aldığımız İsveç ve Danimarka gibi ülkelerde de durum farklı değilken Türk Kadını:

1930 – Belediye seçimlerine katılma hakkı,

1933- Muhtarlık seçimlerine katılma hakkı,

5 Aralık 1934 yılında milletvekili seçilme hakkını elde etti.

Teokratik bir devlet yapısının, kadın haklarının söz konusu bile yapılmadığı, tarladaki hayvanlarının nüfus sayımında sayıldığı ama kadınların sayılmadığı, kadının kafes arkasında erkeğin emrinde köle gibi görüldüğü Osmanlı devlet yapısından çıkaran Atatürk, Türk Kadın’ına dünya devletleri arasında ilk kez değer veren bir devlet adamı ve lider olarak,  sadece Türk Kadınlarının değil Dünya Kadınları’nın da değer verdiği bir liderdir.

1935 seçimlerinde Türk Kadını 18 kadın milletvekili ile yüce mecliste yerini almıştır.

Mebrure Gönenç – AFYON

Hatı Çırpan-SATI KADIN-ANKARA

Türkan Örs Baştuğ-ANTALYA

Sabiha Gökçül Erbay-BALIKESİR

Şekibe İnsel –BURSA

Hatice Özgener-ÇANKIRI

Huriye Öniz Baha –Diyarbakır

Fatma Memik-EDİRNE

Nakiye Elgün –ERZURUM

Fakihe Öymen-ANKARA

Benal Nevzat İştar Arıman –İZMİR

Ferruh Güpgüp-KAYSERİ

Bahire Bediş Morova Aydilek –KONYA

Mihri Pektaş-MALATYA

Meliha Ulaş –SAMSUN

Fatma Esma Nayman-SEYHAN

Sabiha Görkey –SİVAS

Seniha Hızal –TRABZON

SON SÖZÜ YİNE ATATÜRK ‘E BIRAKALIM:

TÜRK KADINLARINA BU HAKKI BİR LÜTUF OLARAK VERMİŞ DEĞİLİZ.

BİR MEMLEKETTEKİ YURDUN HER TARAFI İSTİLAYA UĞRADIĞI ZAMAN, KADINLAR ATEŞ ALTINDA ÇALIŞTILAR.

MEMLEKETİN GERİ KALAN KISMINI BESLEMEK İÇİN TARLANIN KARA TOPRAĞINDAN, YİYECEK ÇIKARMAYA ÇALIŞTILAR.

BU SEBEPLE VARLIKLARI İLE YURDUN HER KÖŞESİNDE VE HER TABAKASINDA SÖZ SÖYLEMEYE HAKLARI VARDIR.

BU SEBEPLE KADINLARIMIZ HATTA ERKEKLERDEN DAHA ÇOK AYDIN, DAHA ÇOK FEYİZLİ, DAHA ÇOK BİLGİLİ OLMAYA MECBURDURLAR.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

İnek sattıran boks federasyonu

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.