34,2727$% 0.01
37,1506€% 0.08
44,6679£% 0.04
3.056,37%0,00
5.139,00%0,06
2476654฿%3.37946
İlk TBMM’nin geçmişini ve ilk kuruluşunda hangi şartlar altında kurtuluşa giden yolda aldıkları kararları, hangi şartlar altında çalıştıklarını, düşmanın adım adım meclise doğru, Ankara ‘ya doğru ilerleyişini anlayabilmeleri için geçmişe doğru bir yolculuk yaparken, ilk meclis binasını gezmelerini, hem de her yıl meclisin açılışından önce mutlaka ziyaret etmelerini öneriyorum.
O meclis; sadece işgal devletleri ile savaşmadı. İlk meclis, içerideki vatan sevgisinden yoksun, hilafet ve saltanat hayranı, Anadolu’da yaşayan ama padişah ve çevresinin unuttuğu Türk Milleti’nin varlığını tanımayan, sömürge devletlerinin yanında yer alan, Anadolu’nun tek sahibi olan Asil Türk halkını yok sayan tarikatların, cemaatlerin kışkırttığı isyancılarla da savaştı.
İlk Meclis, Türk Milleti’ne hizmet etmek ve geleceğini çağ dışı düşüncelere kapatarak, çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak için her türlü zorluğa karşı yılmadan, bu sıralarda hizmet götürdü.
Sadece yurdu düşmandan kurtarmadı.
Türk köylüsünü yok sayan, azınlıklara her türlü kolaylığı sağlayan, sömürge devletlerinin her isteğini korkakça tahtına sarılıp yerine getiren saltanat hayranlarını da bu ülkeden çıkardı .
Osmanlı devletinin borcunu ödedi.
İşte eski meclise giderek, hayati kararlar alan bu meclisin havasını soluyup, yepyeni ve rahat koltuklarına oturmadan, kendilerine bu rahatlığı sağlayan ilk meclisin havasını solumaları , onlara da sanırım iyi gelecektir.
Yüz üç yıl öncesindeki işgal altında vatan topraklarında Türk milleti inlerken , öğretmen okulunun uygulama sınıflarından getirilmiş ikişer kişilik, güve yemiş, bol çentikli, eski harap sıralar!
İlk meclisin, tahta sıralarına oturup, düşünmeliler. Yanı başına gelmesi her an beklenen düşmana hiç aldırmadan, tüm sömürgeci devletlere kafa tutan vekilleri.
Tavanda bir Ankara kahvesinden alınmış iki gaz lambası. Sıraların arasına sıkıştırılmış iki sac soba. Tavanına Öğretmen Okulu’nun çatısından alınan kırık dökük kiremitler. Ortada kürsü, onun önünde konuşmacılar ve zabıt katipleri için yapılan yerler.
Bu yerleri yapan marangoz para kabul etmiyor.
O ZAMANLAR KULLANILAN EMEKTAR ÇAN VE KÜRSÜNÜN ARKASINDA TALİK ARAP YAZISIYLA ‘’ HAKİMİYET MİLLETİNDİR ‘’YAZISI.
Mustafa Kemal tok bir sesle sesleniyor!
‘’ŞU ANDA MECLİS-İ ALİMİZ MÜ-AKİTTİR VE ARTIK MECLİS-İ ALİMİZİN FEVKİNDE BİR KUVVET MEVCUT DEĞİLDİR.’’
Dilimiz Türkçesi ile’’ Burada hükümetçilik oynamak, birbirimizle uğraşmak için toplanmadık. Önce birlik içinde vatanımızı kurtaracağız. Bilesiniz ki şu andan başlayarak Türkiye ‘de bu meclisten daha büyük söz sahibi yoktur.’’
Anlayana, şu andan başlayarak sultana ve halifeye yol görünüyordu.
MUSTAFA KEMAL, başında kalpağı ile konuşuyor. Cepheden yeni gelmiş. Savaş durumunu ve yabancı devletlerle siyasi çekişmeleri anlatıyor Meclisteki vekillere, henüz tam zafere ulaşılmamışken , bakın neler söylüyor ve gelecekte sanki Türkiye Cumhuriyeti tam bağımsızlığa ulaşmış gibi vekilleri, yapacağı devrimlere hazırlıyor.
‘’ Zaferi elbette kazanacağız; ama işimiz onunla bitmiş olmayacak. Bugünün uygarlığına , çağın gereklerine uyacağız. Asri hayata uyacağız!
Kürsünün hemen dibinden bir ses, sabırsız Konya Milletvekili Naim Hoca ‘nın sesi:
Siyah kalpaklı paşa kürsünün önüne doğru eğilir , çakmak çakmak gözlerini bu sesin sahibine dikerek yüksek sesle yanıtlar:
-ADAM OLMAKTIR HOCA, ADAM OLMAK DEMEKTİR!
Not: Kaynak, ‘’ BENİ HATIRLAYIN’’ adlı kitap,
Atatürk Stadyumumuzu, Top Sahamızı Nasıl Yıktınız?
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.