Konya’daki Mevlâna Müzesi’nde Akıl Durduran Sırlar!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

DÖNEMİNİN ÖTESİNDE BİR MÜHENDİSLİK ZEKÂSI

Mevlâna Müzesi, sadece mistik havasıyla değil, barındırdığı yapı mühendisliği detaylarıyla da dikkat çekiyor. Dergâhın inşasında kullanılan harca yumurta akı karıştırıldığı biliniyor. Bu yöntem, yapının dayanıklılığını artırdı. Duvarlar neredeyse çiviyle bile delinemez hale geldi.

Öte yandan, müzenin bazı noktalarına asılan devekuşu yumurtaları, yapıya örümceklerin girmesini engellemek için kullanıldı. Bu gelenek, o dönemin doğal koruma yöntemlerini ve estetik anlayışını gözler önüne seriyor.

EL YAZMASI KUR’AN-I KERİMLER VE NİSAN TASI

Müzede, 11. yüzyıla ait el yazması Kur’an-ı Kerimler sergileniyor. Bu eserler mum isleriyle yazılmış. Bu teknik sayesinde eserler, nem ve haşerelere karşı korunmuş.

Ziyaretçilerin ilgisini çeken bir başka obje ise “Nisan Tası”. Gümüş, bakır ve bronzdan yapılan bu tasla nisan yağmuru toplanırdı. Bu suyun şifa getirdiğine inanılırdı. Günümüzde bu eser, müzenin en özel parçaları arasında yer alıyor.

MEVLÂNA’NIN GİZEMLİ MEZAR ODASI

Mevlâna’nın sandukasının altında gizli bir mezar odası yer alıyor. Efsaneye göre, bu odaya hiçbir Mevlevi giremedi. Ancak Sultan IV. Murad döneminde, ısrar üzerine bir kız çocuğu bu odaya indirildi.

Düşürülen tespihi almakla görevlendirilen çocuk, geri döndüğünde kekeme oldu ve bir daha konuşamadı. Bu olaydan sonra, oda betonla kapatıldı ve bir daha açılmadı.

Mevlâna Müzesi, yalnızca maneviyatı ile değil; tarih, bilim ve sanat açısından da eşsiz bir miras sunuyor. Bu detaylar, müzeyi sadece bir ziyaret noktası değil, aynı zamanda bir keşif alanı haline getiriyor.

AHB MEDYA WHATSAPP KANALI İÇİN TIKLAYIN