İYİ Parti’nin grup toplantısı üzerine notlar

2

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Meral Akşener, CHP ile mahalli seçimlerde işbirliği yapma teklifini reddetti ve kapıları tamamen kapattı.

“Hür ve müstakil olarak tek başımıza ayağa kalkacağız” dedi.

Demesi kolay da, İYİ PARTİ’de ne ayağa kalkacak derman, ne durduğu yere oturacak bir kudret var.

Her şeyden ve her karardan önce akıllı ve mantıklı kararlar almak gerek. Şayet alınan kararın bir mantığı var ise diyeceğimiz yok ama sırf hamasî söylemlerin arkasına sığınılarak siyaset yapılacak ise bir muhalefet partisi sorumluluğu içinde davranılamayacaksa başarı ihtimali sıfır olsa gerek.

Muhalefet, esas itibarı ile iktidara karşı yapılır. Muhalefete karşı muhalefet. Mantık içermez.

Siyaset, ilkeli olmalı, tutarlı olmalı ki, mantıklı olsun!

Şayet, Meral Akşener hem şahsen, hem de İYİ Parti’yi temsilen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığına, ittifak ortağınız olan Ana Muhalefet Partisinin başkanını dahi olumlamıyor da. İstanbul veya Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarından birini öneriyorsanız ve şimdi de Cumhurbaşkanlığına lâyık gördüğünüz bu kişilerin karşısına, hiç kazanma ihtimali olmadığını bilmenize rağmen İYİ Parti’den aday göstermeye kalkıyorsanız amaç ancak İKTİDAR Partisinin adayını desteklemek, olabildiğince CHP adaylarının oy oranını düşürmek olur. Başka bir şekilde anlaşılması da mümkün değildir.

“Partinin ilkelerini koruyoruz” söylemi altında muhalefetin elinde bulunan büyük şehir belediyelerinin de kaybına sebep olacak bir parti politikasını tasvip etmek mümkün değildir.

Meral Akşener, “ya TARİH YAZACAĞIZ, ya yok olacağız” sloganını kullanıyor.

Bu slogan iki yönden de zafiyet ile malûldür. Birincisi. Siyaset böyle kumar onar bir tarzda yapılmaz, burada bir memleketin geleceği vardır, ikincisi bu yazılacak tarih büyük bir ihtimâl çöküş devri tarihi olmaya mahkûmdur. Her şeyden önce akıl ve iz’an galip gelmelidir.