DOLAR

38,7244$% -0.16

EURO

43,5349% 0.27

STERLİN

51,8240£% 0.51

GRAM ALTIN

4.027,86%1,70

ÇEYREK ALTIN

6.664,00%1,78

BİTCOİN

3991923฿%-0.41247

Konya AÇIK 22°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Hukukta keyfilik olmaz!

Hukuk Devletlerinde KEYFİ YARGILAMA diye bir şey olmaz ki ben bunu Olağanüstü Yargılama diye adlandırıyorum. Esasen Hukukta teknik manada OLAĞANÜSTÜ YARGILAMA daha farklı bir ifadedir ama Keyfi Yargılamalar da bir bakıma olağanüstülük arz eder.

 

Hukuk düzeni olağanlığı gerektirir. O kadar ki, hukukta en önemli kavramlardan biri de “ Hayatın olağan akışına uygunluk “ kavramıdır.

 

Türkiye Cumhuriyetinde artık Adalet ve Adaleti sağlayacak olan Yargılama sistemi olağan seyretmemektedir.

 

Adalet MÜLKÜN, yani DEVLETİN temeli olduğu cihetle Adaletin zaafı, Mülkün temelden sarsılması manâsına gelir.

 

Gerçek demokrasilerde KUVVETLER AYRILIĞI sistemi caridir. Kuvvetler Ayrılığı da, ya Amerika’da uygulandığı şekli ile KATI KUVVETLER AYRILIĞI yahut son yıllarda tamamen kaybolan ve Anayasa’mıza göre Türkiye Cumhuriyetinde büyük ölçüde uzun müddet uygulanan YUMUŞAK KUVVETLER AYRILIĞI sistemidir.

 

KUVVETLER AYRILIĞI sisteminde YASAMA, YÜRÜTME ve YARGI birbirinden tamamen müstakildir, ama üçlü bir sacayağı şeklinde çalışırlar.

Sadece, YUMUŞAK KUVVETLER AYRILIĞINDA YÜRÜTME DE YASAMA’nın içinden seçilir. Yani, Hükümet üyeleri, Bakanlar Millet Meclisi üyeleri içinden seçilir ve atanır.

 

KATI KUVVETLER AYRILIĞINDA yürütme ve Yasama seçimleri ve görev süreleri ayrı ayrıdır.

 

YARGI ise, tamamen müstakil ve çok SAYGINDIR. Yargının en üstünde ise Kanunların Anayasa’ya uygunluğunu denetleyen bir ANAYASA MAHKEMESİ vardır. ANAYASA ise, Demokratik yönetimlerin toplum mutabakat belgesidir.

 

TÜRK USULÜ BAŞKANLIK SİSTEMİ ne gelince, dünya Siyasi literatüründe başka bir benzeri bulunmayan tam bir KUVVETLER BİRLİĞİ SİSTEMİ dir veya bu sisteme dönüşmeye fevkalâde uygundur.

 

Ülkemizde daha önce cari olan Yumuşak Kuvvetler Ayrılığında 1961 Anayasa’mızın getirdiği HSYK’nın (Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu) başında ADALET BAKANI ve MÜSTEŞARI bulunuyordu ki, Adalet Bakanları’nın saygı gereği toplantılara hiç katılmamasına ve Başkanlıklarını sembolik bir temsil seviyesinde tutmalarına rağmen, demokrasi ve kuvvetler ayrılığı sisteminin ruhuna uygun olmaması bakımından en tenkit edilen husustu.

 

Bugün ise Kuvvetler ayrılığı tamamen sözde kalmış, uygulanamaz bir sistemdir.

 

Şayet Kuvvetler ayrılığı sistemi ortadan kalkar ise, Demokrasi de yara alır ise, OLAĞANÜSTÜ

YARGILAMALAR olarak adlandırdığım KEYFİ YARGILAMALAR OLAĞAN olur.

 

HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA UYGUNLUK da artık aranmaz hale gelir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

ŞİVLİLİK

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.