35,9036$% 0
37,4009€% -0.03
44,6943£% -0.01
3.294,66%-0,04
5.426,00%-0,04
3473349฿%-0.64561
27 Ocak 2025 Pazartesi
Bir Milletin Kalbindeki Atatürk
Cumhuriyet-Demokrasi- Hukuk Devleti Tek Bayrak- Tek Millet
10 Kasım ve Kasımpatı Kokuları
SAĞLIKLI YAŞAMAK SAĞLIKLI YAŞLANMAK
Bizim Köyümüz
Orta Asya'dan Dünyaya: Türklerin İz Bırakan Yolculuğu
Her zaman en iyi oteller, en iyi turistik yerler aradık. Özellikle çocuklarımız büyürken en ‘özellikli oteller. Bunların ne kadar enayice olduğunu da elli yaşında anladım.
İzmir’de yaşayıp KARABURUN’u görmeyen çok insan tanıyorum. Bazı şeylerin kıymeti çok geç anlaşılıyor.
Buraya yakın tanıdıklarımızın tavsiyesi üzerine geldik. Turizm Bakanımız her beldeyi unutup yok saydığı için; içimden gelerek, koklayarak, dokunarak kaleme almak istedim.
Eğer huzur, sıhhat almak istiyorsanız İzmir Karaburun’u tercih etmeniz için tavsiye ediyorum. Kaldığımız yer ERGİN Pansiyon.. Zamanında Metin Akpınar’ın tercihi olan yer. Sakin huzurlu.. Kapıdan girdiğimizde karşılanışımız, çalışanlar garsoniye hizmetleri muhteşem..
Yemekler harika.
Tabi bunlar tercih meselesi..
Bizim yaş gruplarına çok iyi. Tavsiye ediyorum. Sağlıkla..
Divan-ı Kebir Gazel no: 1520
Bugüne kadar hazırlıkların hiçbir ilçede başlamadığı aşikar.
Bir iki billboard ile iki Hz Mevlana’nın resmi yanında baklava, etli ekmek, döner. Bu böyle olmaz..
Türkiye’de satılmadık alınmadık hiçbir şey kalmadı, özelleşti. Bari kültürümüze sahip çıkalım. Bu 10 gün Konya’mız için çok önemli. Mevlana zaten çok ayaklar altına düştü. Alkollü düğün törenlerinde, sünnet düğünlerinde hatta defilelerde bile Sema töreni yapılıyor. Oto parçacılarından tutunda hediyelik eşya satan esnafa bile Mevlana ismi veriliyor.
Bunları geçelim olan oldu ismi ayaklar altına alındı ama kültürümüzü ayaklar altına almayalım. Önce biz sahip çıkalım. Bu kadar esnaf, tüccar, halı, kilimciler vs. para kazansınlar. Bunun için sayın Valimiz İbrahim Akın, Büyükşehir Belediye Başkanımız Uğur İbrahim Altay ve diğer tüm belediye başkanlarımızdan
Meram, Karatay ,Selçuklu olmak üzere taşın altına ellerini koymalarını bir vatandaş olarak rica ediyorum. Bu ne demek. Bu gezilebilecek görülebilecek her yere, köprü giriş çıkışları, üst geçitler, tren garı, otogar, havaalanı ve buralardaki elektrik direklerinin süslenmesi demek.
nasıl mı? Bu alanların Mevlana Şemsi Tebrizi ve tabii ki Türk bayrakları ile flamaları ile ışıklandırmalarla süslenmesi gerekir tabii ki Alaaddin Keykubat, İnce Minare, Karatay Medresesini de unutmamak gerekli. Daha birçok belli başlığı yerlere gereğinin yapılmasını vatandaş olarak istiyoruz. Bu zor bir iş olmasa gerek. Devletimize, hükümetimize en yakın illerden biri Konya. Diğeri sayın Erdoğan’ın annesinin memleketi olan Rize’dir ki Rize’ye ve bir çok kente en fazla yatırım yapılırken; ‘Konya Kültür Müdürlüğü gözardı mı ediliyor?’ sorusu aklımıza geliyor. Bu kentimize ayıptır. Sözün özü bu önümüzdeki 10-15 günde dünyanın her yerinden gelen misafirlerimizi alnımız ak yüzümüz pak uğurlayalım.
Doğma büyüme Konya Meramlıyım ve burası yıllar boyunca şehrin gözbebeğiydi. Ancak Atatürk Stadyumu’nun gitmesiyle birlikte bölgede hızla bir kalite düşüşü yaşandı. Bu düşüşün en belirgin yansıması ise temizlik ve güvenlik sorunları.
Özellikle Millet Parkı’ndaki çim alanlarının azalması dikkat çekiyor. Stadyum varken burada herkes yürüyüş yapıyordu, fakat şimdi bu alanlarda yürüyen insan sayısı yok denecek kadar az. Neden mi? Çünkü parkın içi güvenli değil. Parkın hemen yanında İlçe Emniyet Müdürlüğü olmasına rağmen, parkta yasa dışı işlerin yapıldığına şahit olan komşularımız var. Gerekli önlemler alınmıyor. Temizlik ise yeterli düzeyde yapılmıyor, bu da bölgenin adeta bir çöplük halini almasına neden oluyor.
Yürüyüş parkuru (Tartan pist), yalnızca iki yılda kabarmış durumda. Bu kadar büyük harcamalarla yapılan altyapıların, bu şekilde hızla bozulması yazık değil mi? İnsanlar, güvenliği yeterli olmayan ve temizlikten uzak bir alanda nasıl yürüyüş yapabilir? Atatürk Stadyumu’nda ise her şey pırıl pırıl ve güvenliydi. Bölgedeki apartmanlarda geri dönüşüm kutuları bile konulmuyor. Ne yazık ki Meram Belediyesi bu bölgeye hak ettiği değeri vermiyor.
Millet Bahçesi’ne dönecek olursak, başlangıçta çok büyük umutlar besledik. Ancak cami inşaatı yıllardır bitmedi. Neden? Tasarruf denilse de, diyanet için ayrılan büyük bütçe ortada. Üstelik bu inşaat, dolmabahçe sarayı yapıyoruz gibi bir izlenim bırakıyor. Mevlana törenlerinde açılacağı söylenen bu alan hala açılmadı. 4 yıl boyunca bekliyoruz.
Son olarak, Konya’nın en güzel bölgesinin, Suriyeli ve Afgan göçmenlerin yoğunlukta olduğu bir yer haline gelmesi üzücü. Bu kadar sorun varken, artık Konya Meramlıyım demek zorlaşıyor. Konya’nın en güzel bölgeleri, artık hak ettikleri değeri görmekten çok uzak. Bir tek Atatürk anıtı kaldı, ama onun da Rize’de olduğu gibi taşınması gündeme gelirse, bölge tam anlamıyla bir çöplüğe dönüşecek.
Sonuç olarak, herkes helaliyle çalışarak hakkını alsın. Ancak bu şekilde her şey yoluna girer. Bu bölgede yaşananlar, sadece bir eksiklikten ya da yanlış kararlardan değil, dikkatsizlik ve ilgisizlikten kaynaklanıyor.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, bu yıl Konya’da ne yazık ki beklenen coşkuyla kutlanamadı. Cumhuriyetimizin 101. yılı, milletçe gurur duyduğumuz bu özel gün, tam anlamıyla kutlanamayınca içimizde buruk bir his bıraktı. Ancak önümüzde bir başka anlamlı gün var: 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü. Bu önemli günde, hep birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anacak, bıraktığı değerlere sahip çıkıp çıkmadığımızı yeniden sorgulayacağız. Bakalım, çocuklarımıza mahcup mu oluruz, yoksa onlara ilham veren bir miras mı bırakırız?
Atatürk’ün mirası olan Cumhuriyet ve çağdaş değerler, özellikle biz kadınlar ve kız çocuklarımız için paha biçilmez bir anlam taşıyor. Şunu düşünüyorum: Biz, bugünün kadınları ve çocukları, Cumhuriyet olmadan bu kadar özgür ve onurlu bir yaşam sürebilir miydik? Bu sorular, hepimizi derin düşüncelere sevk ediyor. Ne yazık ki çocuklarıma Cumhuriyetimizin kazanımlarını anlatırken, kimi zaman utanıyorum; bu kazanımlara gereken saygıyı gösteremediğimiz düşüncesi yüreğimi burkuyor.
Bugünlerde, özellikle de 10 Kasım gibi bir günde, Atatürk’ün mirasına sahip çıkıp çıkamayacağımızı, korkulara teslim olmadan büyük bir gururla çocuklarımızla birlikte anıtkabirde ya da kendi şehirlerimizde, Konya’da ona olan saygımızı ifade edip edemeyeceğimizi sorguluyoruz. Saat 9’u 5 geçe hep birlikte Atatürk için saygı duruşunda bulunabilecek miyiz? İşte bu soruların cevabını, hep birlikte göreceğiz.
Biliyorum ki, “Atatürk ölmez.” Onun değerleri bizimle yaşamaya devam edecek. Atatürk’e ve Cumhuriyet’e olan inancımla saygılarımı sunuyorum.
Cumhuriyet Haftası’nda Erkan Oğur’un konserine katılmak benim için anlamlı bir deneyimdi. Bu muhteşem konserin gerçekleşmesini sağlayan Selçuklu Belediye Başkanımıza ve Selçuklu Kongre Merkezi’ne sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Ne yazık ki, Erkan Oğur gibi değerli bir sanatçıyı tanımayanlar hâlâ var; hatta kızlarım bile ismini bilmiyor. Böylesi ustaların daha sık sahne alması ve gençlerle buluşması gerektiğine inanıyorum. Konserin katılımı az olsa da, özellikle genç dinleyicilere teşekkür ediyorum; belli ki, Erkan Oğur’u anlamış ve değerini bilmişler.
Yeni nesil, yani Z kuşağının zevkleri oldukça farklı. Çoğunun Erkan Oğur’un adını bile duymamış olduğunu düşünüyorum. Ancak bu konserde ustaya yapılan istekleri nezaketle karşılayışı, her bir parçayı özenle icra edişiyle kendisini tanıyanlara unutulmaz bir deneyim yaşattı. Özellikle kısa saplı bağlama ve perdesiz bağlama gibi çalgılardaki ustalığı takdire şayan. Bu tarz sanatçılar çok nadir yetişiyor, ancak ne yazık ki çocuklarımıza gerçek sanatın ve sanatçının değerini yeterince öğretemiyoruz. 50 yaşındayım ve ne yazık ki ben de çocuklarıma Erkan Oğur gibi bir ustanın değerini tam anlamıyla aktarabilmiş değilim.
Cumhuriyet Bayramı Haftası’nı geride bırakırken, cumhuriyetimizin kurulmasında verilen şehitlerin ve harcanan emeklerin değerini yeniden hatırlamalıyız. Cumhuriyetin sonsuza dek yaşaması için Atatürk neslinin üzerine düşen görevi her zaman yerine getireceğine yürekten inanıyorum. Her ne kadar bazı çevreler Cumhuriyet’i ve Atatürk’ü unutturmaya çalışsa da, ona olan bağlılığımız sonsuz. Atatürk’ün izinden gitmeye, değerlerine sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.